Rize İl Özel İdaresi Karadeniz’in doğa harikası eşsiz yaylalarına ilişkin skandal niteliğinde bir karara imza attı. Daha önce turizm amaçlı yol yapılmasının önünü açan idare bu kez bu yolların bitki örtüsünü kaybettiğini belirterek yaylaları çimlendirmeye karar verdi. Avukat İbrahim Demirci “Adeta bir doğa seri katiliyle karşı karşıyayız” dedi.
Cumhuriyet, Rize İl Özel İdaresi geçen yıl “Yeşil Yol” projesiyle tahrip edilen Rize Çamlıhemşin yaylalarında tartışma yaratacak bir ihale yaptığını ortaya çıkarmıştı. Palovit Şelalesi ile Palovit Yaylası arasındaki bağlantıyı sağlayan yol düzenlenmesine ve betonlaşmaya ilişkin ihaleye konulan maddeyle idari personeli inşaat süresi boyunca yurtiçi veya yurtdışı seyahatlerinin masrafları garanti altına alınmıştı. İdarenin bu kez aldığı kararda Rize ili sınırları içinde yüksek rakımlarda bulunan yaylalardaki turizm amaçlı yapılan yol imalatları sonucunda doğal yapıyı değiştiren görüntüler oluştuğunu vurgulayarak özetle “Endemik bitki örtüsü kaybolmuştur. Yüksek bölgelerde ortamın yeşillik açısından eski halini alması uzun yıllar süreceği gerçeği bilimsel olarak bilinmektedir. Bu olumsuz durumun çözülmesi amacıyla yüksek rakımlarda kısa sürede ortamın yeşermesini sağlayacağını düşünülen endemik çim tohumu uygulama çalışması başlatılmasına ait tarım komisyonu çalışmalarını tamamlayamadığından komisyona ek süre verilmesi kabul edildi” ifadelerini kullandı.
ÇİM BİÇME MAKİNESİ EKSİK
Bölge sakini avukat İbrahim Demirci özetle “İdare ‘Yeşil Yol’ ile Kaçkar Dağları ve meralarının ekosistemini katlettiğini utanmazca ifade etmiş; işlediği cinayeti örtbas etmek için de başka cinayetler planlamakta: Yaylalara/meralara ‘kısa sürede büyüyecek endemik çim ekmek’ ne demektir! Meralara çim ektirme ihalesinde, hangi ülkelere gideceklerini planlıyorlar sanırım. Yaylaları kasabalara dönüştüren idarenin bir sonraki ihalesi de, yaylacılara çim biçme makinesi satmak olacak sanırım” diye konuştu.
YARGI YEŞİL YOL’U DURDURMUŞTU
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu geçen yıl oybirliğiyle Yeşil Yol projesini durdurmuştu. Bilirkişi raporuna atıfta bulunulan kararda özetle, “Yaylalar arası ulaşım koridorunun, özgün koşulları ve doğal çevresiyle yayla yerleşmelerinin öne çıkmaları yerine, yaylanın niteliğine aykırı bir biçimde yaylalar arasında yatay bir ilişki yaratarak yayla yerleşmelerinin özgünlüklerinin zayıflamasına sebebiyet vereceği sonucuna ulaşılmıştır” denilmişti.
