“Kahraman Kadınlar” adlı birçok kitap yazıldı ülkemizde.
Bazıları siyasi saikle,
Bazıları şov için,
Bazıları televizyonlarda satılsın diye.
Ben de değerli arkadaşım Nilgün BAKKALOĞLU ile birlikte “İSLAMİYET’TE-OSMANLI’DA VE GÜNÜMÜZ TÜRKİYE’SİNDE KADIN VE ÇOCUK” adlı kitabı Aralık 2020’de çıkardık.
Ama emin olun dünkü çocukları kahraman kadın diye göstermeden.
Kahraman kadın olarak bu ülkenin kurtuluşuna katkı sağlayan,
Merminin ucunda dik durabilenleri anlatmaya çalıştım.
Bazılarının sadece adlarını,
Bazılarının fotoğraflarını,
Bazılarının da her ikisini kullanarak çıkardık kitabı.
Bunlardan biri var ki SENEM AYŞE.
Senem Ayşe’yi Hasan İzzettin DİNAMO, Kutsal İsyan adlı kitap serisinin 5. Cildinin, 249-250. Sayfasında şöyle anlatıyor: “Kümbet Tepe’de mevzilenmiş Fransızlara karşı yalnız bir Maraşlı savaşçı mermi yakıyor ve onlara göz açtırmıyordu.
Evinin önündeki siperlerden Fransızlara yer değiştirerek kurşun yağdıran Ramazan adlı savaşçının hemen yanı başında karısı Senem Ayşe duruyor ve onu yüreklendiriyordu.
Bir ara kocasının vurulduğunu gören Senem Ayşe, onun tüfeğiyle fişeğini kaptığı gibi kocasının görevini sürdürmeye başladı.
Ramazan’ın bağlı olduğu müfrezenin kumandanı, Vezir Hoca, baş adamıyla Senem Ayşe’nin düşmana mermi üstüne mermi yaktığı yere yardım gönderdi.
Çünkü, bir ara atışın durduğunu ve sonra yeniden başladığını görerek orda bir şeyler olduğunu anlamıştı.
Senem Ayşe, gelenlere kocasının kanlı ölüsünü göstererek:
-Onu biraz önce bu hale getirdiler, dedi. Ne var ki kocasının sağ olduğunu bilmiyordu. Elbette onun öcünü alacağım.”
(Senem Ayşe, Maraş savaşı boyunca bir erkek giyneği giyerek düşmanla dövüşmüştür.)
Düşmanla her zaman ve zeminde,
Her kıyafette,
Her türlü istihbari çalışmayla,
Her türlü gizlilikle savaşıyordu Senem Ayşe.
Diğerleri de farklı mı idi?
Elbette hayır.
O nedenle günümüz kadınlarının da
Dünkü kadınlarımızın da adı “Türk Kadını’dır.”
Bugün,
Ya da yarın için unutulmamalıdır ki, kadınlarımız erkeklerini vezir de eder, rezil de.
Artık günümüz kadınları da erkeklerini vezir etme zamanı gelmiştir.
