Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il kongresine video konferansla katıldı. Burada açıklamalarda bulunan Erdoğan, “AK Parti kendini yenileyebilme kabiliyeti en yüksek partidir” dedi.
Erdoğan, şunları söyledi:
“Her bir kongre yeni bir nefes, yeni bir heyecan demektir. Bugün Denizli’de salonu görüyorum gerçekten iftihar ediyorum. Bu birliğimiz beraberliğimiz inanıyorum ki bizleri 2023’e çok daha farklı taşıyacak, 2024 yerel seçimlerinden de çok daha güçlü bir şekilde çıkmamızı sağlayacaktır. AK Parti kendini yenileyebilme kabiliyeti en yüksek partidir. Tüm teşkilatlarımızdan AK Partinin sadece son 18 yılının değil geleceğinin de partisi olacağını göstermesini bekliyorum. AK Partinin kurucusu da lokomotifi de milletimizin ta kendisidir. Bugüne kadar ne yaptıysak neyi başardıysak milletimizle. Önce gönül kazanacağız sonra oy isteyeceğiz. Basın ve sosyal medya mecraları siyasetimizin sadece tescil ve duyurulma yeridir. Yapmamız gereken her bir insanımızın kapısını çalmak, kalplerde yer edinmektir. Ülkemizde ulaşmadığımız, gönlüne dokunmadığımız tek bir kişi dahi varsa bu bizim derhal telafi etmemiz gereken bir eksiğimizdir. Bizim milletimize verecek daha çok hizmetimiz, ülkemize kazandıracak daha çok eserimiz var.”
“Tüm bu başarıların vesayetin terör örgütlerin darbecilerin ülkemize husumet besleyen nice çevrelerin tuzaklarına rağmen elde ettik. Karşımızda elbette bir siyasi muhalefet bulduk. Teorik olarak en önemli rekabeti de CHP ile yapmamız gerekiyordu. Üzüntü ile ifade etmem gerekiyor ki karşımıza çıkan ana muhalefet aktörlerinin ve kadrolarının hiçbiri bizimle ser ve hizmet yarışı siyasetine girmemiştir. Kimi zaman vesayetin arkasına sığınarak kimi zaman uluslararası lobilerin sözcülüğünü yaparak kimi zaman darbecilere göz kırparak kendilerine iktidarın bahşedilmesini beklemiştir. Biz en diyorsak tersini söylemeyi, ne yapıyorsak karşı çıkmayı, ne yöne gidiyorsak aksi yöne yönelmeyi muhalefet tarzı olarak benimsemiş millete de böyle takdim etmişlerdir. Geçmişteki hiçbir aktör bugünkü CHP Genel Başkanı kadar karikatür bir görüntü sergilememiştir. Esasen Türkiye’de CHP’ye ait bir siyaset yoktur. Hatta CHP diye bir partinin olup olmadığı tartışmalıdır. Acaba CHP kendi hükmü şahsiyeti adına ne yapıyor, hangi politikayı geliştiriyor? Bunların hepsi de cevapsız sorulardır. Peki CHP hiç mi bir işe yaramıyor. Elbette CHP’nin ifa ettiği bir görev var. Bunu bir teraziye benzetebiliriz. Bir kefesinde HDP diğer kefesinde İyi Parti var. CHP’ye verilen vazife ise bu iki kefeyi dengede tutarak kurulan yarı gizli yarı açık ittifakın bozulmasını engellemektir. Partisini bu duruma düşüren zat kendisine karşı çıkan herkesi susturarak gerekirse kapı dışı ederek diktatörlüğün de dik alasını sergilemektedir. Şu anda CHP’de tek adamcağız siyaseti işliyor.”
