VİRA TRABZON / ÖZEL HABER
Son yıllarda alışılagelmişliğin dışında sıra dışı olaylar yaşıyor ve toplum olarak bu olaylardan oldukça etkileniyoruz. Özellikle 19 yıllık AKP iktidarında öylesine olaylar yaşandı ki; “pes yani; bu kadar da olmaz” sözleri ile bunları tarif etmek, anlatmak için hafif kalacaktır.
Tabii ki burada kamuoyunun bildiği olayları tekrar yazacak değiliz. Ancak icra ettiğimiz işin gereği olarak “Pes yani; Bu kadar da olmaz” diyeceğimiz bu haberi değerlendirerek; “Basın Meslek İlkeleri” kapsamında görev biliyor ve uyarma ve de Kamuoyunu bilgilendirme görevimizi yerine getirmek istiyoruz.
Devletin gücü,iktidar sahiplerinin tehdit aracı ve sopası değildir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bir süredir hem Feshane Etkinlik Alanı’nda hem Yenikapı Etkinlik Alanı’nda hem de Maltepe Etkinlik Alanı’nda İl ve Bölge Tanıtım günleri düzenlemektedir. Bu yıl Ekim ayı da, pek çok ilimizin tanıtım günleri hem Maltepe Etkinlik Alanı’nda hem de Yenikapı Etkinlik Alanı’nda gerçekleştirildi. Etkinlikler devam ediyor…
27 Ekim Çarşamba günü, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Kastamonu Valisi Avni Çakır’ın katılımı ile Maltepe Etkinlik Alanı’nda Kastamonu İl Tanıtım Günleri açılışı gerçekleştirildi. Buraya kadar her şey normal ve güzel…
Normal olmayan, abes ve rahatsız edici olan konu ise; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın ekibinde olan görevlilerin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin organize ettiği bir etkinlikte; program akışına ve sahne etrafında bulunan kurumsal logo ve görsellere müdahale etmeye çalışması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kolluk kuvvetlerinin gücünü, keyfi ve siyasi nezaketsizliğe alet etmeye çalışması ve de yine Kamu Personeli olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi görevli ve çalışanlara zor kullanılmaya kalkışılması daha önce karşılaşılan ve “pes yani” ya da “bu kadar da olmaz” sözlerinin bile tarif edemediği cinsten ve de Türkiye Cumhuriyeti Devleti, devlet geleneği ile bağdaşmayan hareketler olarak hafızalarımızda ve tarihte ki yerini aldı.
Yaşanan bu olayları kendi kişisel sosyal medya hesabından duyuran İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sivil Toplum Kuruluşları Koordinatörü Hasan Akkuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a seslenerek;
“Bizim düşüncemizde Cumhurbaşkanlığı Makamı; milletin en üst makamı olup ,tüm milleti ve kurumları kapsar.Ama sanıyorum ekibiniz bu düşüncede değil…
Onlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kamu kurumu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Belediyesi olarak görmüyorlar. Ekibinizin bu anlayış ve davranışını kabullenmek mümkün değildir. İnanıyorum ki; Bu yaşananlardan haberdar olsaydınız; Siz de, Devlet adamlığınızın ve Devlet deneyiminizin gereği olarak bu yapılanlara, bu ayrıştırma ve bölücü harekete asla izin vermezdiniz.”şeklinde ifade ederek duyurdu.
“Açık Mektup. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’a arzımdır”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sivil Toplum Kuruluşları Genel Koordinatörü Hasan Akkuş’un Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a yaptığı çağrıyı, kamuoyunun konunun detayı hakkında bilgilenmesi adına yayınlıyoruz. İşte o çağrı;
“Açık mektup; Cumhurbaşkanı Yardımcısı sayın Fuat Oktay’a arzımdır.
Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız;
27 Ekim Çarşamba günü İstanbul Büyükşehir Belediyemizin düzenlediği Kastamonu İl Tanıtım Gününe katılım sağladınız.
Sanıyor ve umuyorum ki; sizin bilginiz dışında ekibinizin yaptıklarından haberdar değilsinizdir.
Ekibiniz alana geldiğinde, önce sahneden İBB logolarını silmeye, ekranlardan İBB yayınlarını kaldırmaya kalkıştılar. Buna bizler izin vermeyince polisi devreye sokup, çalışanlarımız üzerinde baskı kurmak istediler.
Kendilerine bunun ayıp olduğunu, yasal olmadığını söyleyince bizi gözaltına almakla tehdit edip işçi arkadaşlarımızı kollarından tutup çekiştirmeye başladılar. sonrada sahnedeki İBB logolarını kapatmak amacıyla üzerlerine bayrak astılar. İkaz ettiğimizde ise; “Siz Türk Bayrağı’na karşı mısınız?” gibi vicdana sığmayacak sözler sarf ettiler. Bizde şanlı bayrağımızı biraz daha kenara alıp logoları açık tuttuğumuzda, bize “siz bayrak dahi astırmıyorsunuz” diyerek gerginlik yarattılar.
Akabinde ekibiniz, il tanıtım gününü tahsis ettiğimiz Kas-Der yönetiminin tüm yetkililerini sahneden indirip, konuşma sırası ve isimleri iptal edip sahneyi işgal edip tüm düzeni altüst ettiler.
Dernek yönetimi ne kadar itiraz ettiyse de dikkate almadılar.
Sayın cumhurbaşkanı yardımcımız;
İstanbul, Türkiye’nin bir ili, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kurumu değil midir? Ekibiniz konuşmacı listesinden sadece İBB CHP Meclis Grup Başkanvekilimiz Doğan Subaşı’nın adını silerek tüm itirazlarımıza rağmen Doğan Başkanımızı özellikle konuşturmayarak neyi amaçlamıştır?
Aynı ekip, Esenler Belediye Başkanı ve İBB AKP Meclis Grup Başkanvekili Tevfik Göksu’yu konuşturmuş hatta siyasi övgülerle sahneye davet etmiştir.
Bizim düşüncemizde Cumhurbaşkanlığı Makamı; milletin en üst makamı olup ,tüm milleti ve kurumları kapsar.Ama sanıyorum ekibiniz bu düşüncede değil…
Onlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kamu kurumu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Belediyesi olarak görmüyorlar. Ekibinizin bu anlayış ve davranışını kabullenmek mümkün değildir.
İnanıyorum ki; Bu yaşananlardan haberdar olsaydınız; Siz de, Devlet adamlığınızın ve Devlet deneyiminizin gereği olarak bu yapılanlara, bu ayrıştırma ve bölücü harekete asla izin vermezdiniz.”
Yaşan bu tatsız olay, Türkiye Cumhuriyeti devlet geleneği ile bağdaşmayan ve maalesef ki; son yıllarda bizlere “Pes yanı” ya da “bu kadar da olmaz” dedirten cinsten bir konu olunca haberimize konu olmuştur.
Kamu Kurumlarının gücünü test etme, yarıştırma ve de Kamu görevlilerini karşı karşıya getirme anlayışı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde geçmişte pek yaşanan ve de olağan karşılanabilecek bir durum değildir. Ülkemize huzur getirmeyeceği ve de kaos ortamını besleyeceğini hepimizin bildiği bu tip olaylardan Devleti temsil eden yöneticilerin uzak durması ülkemizin geleceği açısından çok önem arz etmektedir. Bu tip olayların tekrar yaşanmaması dileği ile…