Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) subay ve astsubay yetiştiren Harp Okulları ile Astsubay Yüksekokulları’na giriş şartlarında yer alan ‘irticai faaliyetlere karışmamış olma’ ifadeleri kaldırıldı!
Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları Yönetmeliği ile Milli Savunma Üniversitesi Astsubay Meslek Yüksekokulları Yönetmeliği Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı. Bu yönetmeliklerle 2001 tarihli Harp Okulları Yönetmeliği ve 2003 tarihli Astsubay Meslek Yüksek Okulları Yönetmeliği yürürlükten kaldırıldı.
Cumhuriyet’ten Hüseyin Hayatsever’in haberine göre, önceki yönetmelikte giriş koşulları arasında sayılan “Kendisinin, annesinin, babasının, kardeşlerinin ve velisinin, tutum ve davranışları ile yasadışı, siyasi, yıkıcı, irticai, bölücü ideolojik görüşleri benimsememiş, bu gibi faaliyetlerde bulunmamış veya bu gibi faaliyetlere karışmamış olması” şartı yeni yönetmelikte yer almadı. Bunun yerine önceki yönetmelikte olmayan “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulu’nca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisakı ya da bunlarla irtibatı olmamak” hükmü giriş şartlarına eklendi.
‘Ders çıkarmamışlar’
Yapılan değişikliği Cumhuriyet’e değerlendiren emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, bu adımın tehlikeli sonuçlara yol açma riski bulunduğunu ifade ederek, “Bu, FETÖ vakasından hiçbir şey öğrenilmediğinin, hiçbir ders çıkartılmadığının açık bir itirafıdır” dedi. “Bu değişiklikle tarikatlara ve cemaatlere, eğer iktidara karşı bir tavırları yoksa, yol açılmış oluyor. Burada AKP’nin orduyu tamamen kontrol etmeyi ve AKP’nin bakış açısını devletin resmi bakış açısı haline getirmeyi amaçlayan bir yaklaşım görüyoruz” diye konuştu. Yavuz, şunları söyledi:
“Tarikatların, cemaatlerin Harp Okulları’na girişinin önü yasal olarak da açılmış oluyor. Halihazırda memleket tarikatlar cenneti haline gelmiş durumda, ‘ordu da tarikatlar cennetinin bir parçası olsun’ diyorlar. Bu adımın çok tehlikeli sonuçlara yol açma riski bulunuyor. İktidarın, ‘bize yakın olursa tarikatların orduya yerleşmesinde hiçbir sorun yok’ anlayışının yansımasıdır. Görülüyor ki iktidar, geçmişten hiçbir ders çıkarmamış, bu yönetmelik bunun itirafı niteliğindedir.”