HDP, 24 Nisan Sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili skandal bir bildiri yayınlayarak; Türkiye Cumhuriyeti’ni “Sözde Soykırım” ile yüzleşmeye çağırdı!
Çoğu zaman yaptığı sivri çıkışlar ile kamuoyunda tepki ile karşılanan ve bu yöndeki eylemleri sebebiyle terör örgütü PKK ile arasına yeterince mesafe koymadığı gerekçesi ile çokça eleştirilere neden olan,; Halkların Demokratik Partisi (HDP), 24 Nisan Sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili bir bildiri yayınlayarak; Türkiye Cumhuriyeti’ni “Sözde Soykırım” ile yüzleşmeye çağırdı.
Geçmiş Yıllarda olduğu gibi,bu yılda 24 Nisan gelmesi ile birlikte içerden ve dışardan “Sözde Ermeni Soykırımı” iddialarını seslendirenlerin sesleri yükselmeye başladı.Geçmiş yıllara nazaran seslerin daha gür çıkmasının sebebi AKP dönemindeki yönetim zaafiyetleri, Ülkenin içine düştüğü ekonomik göstergeler ve yaptığı pek çok işte başarısız olan AKP Hükümeti’nin halkta yarattığı güven kaybı ve de kamuoyu desteğini kaybetmesi olarak değerlendiriliyor.
24 Nisan’ın gelmesiyle birlikte “sözde soykırım” tartışmaları her yıl olduğu gibi yine alevlendi. ABD Başkanı Joe Biden’in sözde soykırımı tanıyacağı ve seslendireceği kulislere sızması ile HDP, bir kez daha kamuoyunda tartışma yapacak sözde soykırımı tanıma ve yüzleşme çağrısı yaptı. HDP’nin soykırım yalanını ABD’den önce sahiplenmesi ve bunu cüretkar bir dille ifade etmesi tepkilere neden oldu.
“Merkez Yürütme Kurulumuzun açıklaması:” başlığı ile yayınlanan bildiride; “24 Nisan 1915 günü, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin örgütü Teşkilat-ı Mahsusa tarafından 250 Ermeni aydın ve siyasetçi evlerinden alınarak zorla sürgüne gönderildi ve katledildi. Bu tarih, Ermeni Soykırımı’nın başladığı gün oldu. Ermeni halkı, binyıllardır yaşadığı anayurdundan sürülerek, büyük oranda katledildi. Anadolu Hristiyansızlaştırıldı. Soykırım neticesinde mülkiyet ve kültürel varlık kamu iradesiyle el değiştirdi.
Türkiye Ermeni Soykırımı ile 106 yıldır yüzleşmedi. Yüzleşilmeyen suç tekrarladı, yüzleşilmeyen suç, bugünlere taşındı. Büyük suç cezasız kaldı, ayrımcılık ve nefret suçları sıradanlaştı.
Ermeni Soykırımı her şeyden önce; insani, hukuki ve toplumsal bir mesele olarak bugün adil bir şekilde yüzleşilmesi ve kabul edilmesi gereken bir meseledir. Bu mesele hem iç siyasi hesaplaşmalara hem de dış siyasetteki politik muhasebe ve konumlanmalara kurban edilecek bir mesele değildir. Bu tarihsel, toplumsal ve insani meselenin, devletlerarası siyasette Türkiye ile yaşanan ilişkilerin ve politik konjonktürün bir sonucu olarak gündeme getirilmesi kabul edilemez. Ermeni Soykırımı bu topraklarda yaşandı ve adaleti bu topraklarda sağlanmalıdır.
Ermeni soykırımı, yüzyılın başında devlet içindeki karanlık odakların ve katliamcı çizginin halklara reva gördüğü bir siyasetin sembolü haline gelmiştir. Rum, Süryani, Keldani, Kürt, Alevi ve Êzidî halklarına reva görülen ve bugün de sürdürülen katliamcı siyasetin şifrelerini ve soykırım mekanizmasının mahiyetini göstermesi açısından oldukça önemlidir. Bu katliam ve kıyım mekanizmasıyla yüzleşmek, Türkiye’nin aydınlık geleceğinin, bir arada ortak yaşamın olmazsa olmazıdır.
106’ncı yıldönümünde bu toprakların kadim halkı olan Ermenilere karşı gerçekleştirilen soykırımı, yaşanmış olan büyük felaketi ve insanlık trajedisini yüreğimizde hissediyor, katledilenleri saygı ve rahmetle anıyoruz.”denildi.
HDP’nin yayınladığı bu bildiriye Hükümet kanadından tepkiler gelirken; Muhalefet kanadı sessizliğini koruyor.