Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı Değirmenözü köyünün içme suyu kaynağı olan Pınargözü kaynağı çamur akmaya başlayınca evlere su verilen depo kapatıldı.
Gazeteci Yusuf Yavuz’un aktardığına göre; Köylüler kısa bir akış mesafesine sahip derenin kaynağından itibaren çamur aktığını ifade ederek bu duruma kaynağın yukarısındaki HES yükleme havuzunun neden olduğunu öne sürüyor. Aynı su kaynağı Haziran 2017’de benzer şekilde çamurlu akmaya başlamış, köylülerin başvurusuna yanıt veren DSİ 13. Bölge Müdürlüğü sorunun HES yükleme havuzundaki çatlaklardan su sızması yüzünden kaynaklandığını bildirmişti. Önceki gün içme suyunun klorlanarak yeniden evlere verilmeye başlandığını dile getiren köy halkı ise HES yüzünden mağdur edildiklerini belirterek bu soruna köklü bir çözüm bulunmasını talep ediyor.
Isparta ve Antalya sınırlarında inşa edilen Kasımlar Barajı ve HES projesinde 2016’da enerji üretimine başlandı. Ancak DSİ tarafından kesin kabul işlemi geçtiğimiz ay yapılan baraj inşaatı sırasında oldukça geniş bir karstik coğrafyada yaratılan tahribatların neden olduğu sorunlar bir türlü bitmiyor.
Su kaynaklarında kirlilik yaşanıyor
Isparta sınırında inşa edilen Kasımlar Barajı ve HES projesinin bir parçası olan Değirmenözü köyündeki üretim santrali için kanal ve tünellerle yaklaşık 15 kilometre güneydeki yükleme havuzuna taşınan sular, burada enerji üretiminde kullanılmak için bekletiliyor. Ancak karstik ve geçirgen olan bir arazide inşa edilen barajın hem ana gövdesinde hem de iletim tünellerinde meydana gelen çatlaklar yüzünden bölgedeki su kaynaklarında zaman zaman kirlilik yaşanıyor.
Değirmenözü köyünün hemen bitişiğinde yer alan ve köylülerin ‘Marıngözü-Pınarıngözü’ olarak adlandırdığı Boğazkavak Deresi de HES yüzünden kirliliğe maruz kalan su kaynaklarından biri. Köyün içme suyu kaynağı olan Pınargözü çamurlu akmaya başlayınca evlere su dağıtan şebeke kapatıldı. Köylüler su kaynağının dibinde iki gün susuz kaldıklarını belirterek bu duruma tepki gösterdiler.
Sorunun HES ‘ten kaynaklı olduğu düşünülüyor
Yaşanan sorunun HES ’ten kaynaklandığını öne süren köylüler, daha önce de benzer şekilde suların çamurlu aktığını, yapılan incelemede sorunun kaynağın yukarısındaki HES yükleme havuzundaki çatlaklardan kaynaklandığını dile getirdi.
Musluklardan çamurlu su akmasının ardından kesilen suların önceki gün klorlanarak yeniden verildiğini dile getiren Değirmenözü köylüleri, HES yüzünden yıllardır mağdur edildiklerini kaydederek bu soruna köklü bir çözüm üretilmesi çağrısında bulundu. Köyün üzerindeki arazide inşa edilen HES yükleme havuzundaki çatlaklardan sızan suların aşağıdaki tarım arazilerinden çıktığını dile getiren köylüler, bu durumun tarımsal üretimi de olumsuz etkilediğini belirtiyor.
Değirmenözü köyünde daha önce de aynı su kaynağının çamura bulanmasının ardından köylüler DSİ’ye başvurmuştu. Değirmenözü köylülerinin başvurusuna yanıt veren Antalya DSİ 13. Bölge Müdürlüğü, 20 Temmuz 2017 tarihli yanıtında şu ifadelere yer vermişti: “Bölge müdürlüğümüz personellerince mahallinde yapılan inceleme ve araştırmada gözlemsel olarak santral çalıştırılmadığından dilekçede belirtilen olumsuzluklara rastlanmamıştır. Bu aşamada köy muhtarı ve HES işletme sorumlusu ile mahallinde yapılan görüşmede, santralın işletilmesi esnasında HES’in yükleme havuzunda biriktirilen suyun havuzda oluşan çatlaklardan kaçarak alt kotlardaki yan dere ve içme suyu kaynaklarına karıştığı ifade edilmiştir. Yükleme havuzundaki bu çatlakların giderilmesi için firma tarafından çalışmalara başlandığı görülmüştür.”
DSİ 13. Bölge Müdürlüğü daha önce de benzer sorunlar yaşandığı dönemde köylülerin yaptığı başvuruya yanıt vermiş, HES’e ait yükleme havuzunda oluşan çatlaklardan sızan suların içme suyu kaynağına karıştığı belirtilmişti. Aradan geçen 3 yıldan fazla süreye rağmen sorunun giderilmemesi tepki çekiyor.
Su kaynağı çamura bulandı
Karstik bir su kaynağı olan Pınarın gözü, ulu çınarların dibindeki kayaların arasından yüzeye çıktığı için ‘Boğazkavak Deresi’ olarak anılıyor. Yaklaşık 1,5 kilometrelik bir akışın ardından Köprüçay’a katılan bu dere, Değirmenözü köylüleri için oldukça önemli. İçinde, köylülerin avlanmasını yasakladığı kırmızı benekli alabalıkların yaşadığı, turkuaz rengiyle ünlü su kaynağında yüzülmesine bile izin vermeyen köylüler, yaz aylarında derenin iki yanını dinlenme alanı olarak kullanıyor.
Barajın kabulü bir ay önce yapıldı
Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformu tarafından yapılan açıklamada, Kasımlar Barajı ve HES projesinin inşasına başlandığı 2012 yılından bu yana bölgenin doğal varlıkları ve su kaynakları üzerinde büyük sorunlara yol açtığı belirtilerek ilgili kurumların yeterli denetim yapmadığı öne sürüldü. İnşası 2016’da tamamlanan Kasımlar Barajı ve HES projesinin DSİ tarafından kesin kabul işleminin 10 Aralık 2020 tarihindeki incelemenin ardından yapıldığına dikkat çekilen platform açıklamasında, projenin açık iletim kanallarının bazı bölümlerinde tel örgü gibi güvenlik önleminin alınmadığı vurgulanarak bu durumun can ve mal güvenliğini tehlikeye sokabileceği belirtiliyor.
‘Yükleme havuzundaki çatlaklar giderilmedi’
Değirmenözü köyündeki su kaynağının yağışın olmadığı yaz aylarında bile zaman zaman çamura bulandığına değinilen açıklamada, “DSİ 13. Bölge Müdürlüğünün daha önce HES’ten kaynaklanan sorunu kabul etmesi ve ardından yükleme havuzundaki çatlakların giderileceğini açıklamasının ardından üç yıl geçmiş olmasına rağmen bugün hala Pınarıngözü kaynağının çamurlu akması sorunun halen giderilmediğini ortaya koyuyor. Yetkili kurumları bu konuda gerekli denetimleri yapmaya ve köylülerin mağduriyetine köklü çözüm üretmeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Kasımlar Barajı ve HES projesinin inşası öncesinde ve inşaat süresince bölgenin karstik su sisteminde yaşanabilecek sorunlar konusunda uyarılarda bulunan İstanbul Üniversitesi Toprak İlmi ve Ekoloji Ana Bilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Kantarcı, bugün yaşanan sorunlara yıllar öncesinden dikkat çekmişti. Ocak 2015’te Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformu’nun talebi üzerine hazırladığı bilimsel raporda, bölgenin jeolojik yapısının baraj inşa etmek için uygun olmadığına dikkat çekerek özetle şu ifadelere yer vermişti: “Sert ve karstlaşmış kireçtaşlarında tünel için yapılacak patlatmalarda fazla miktarda dinamit veya diğer patlayıcılar kullanmak gerekir. Patlatmalar çatlak zemini bozar, mağaraları göçertir, düdenlere giden suyollarının değişmesine sebep olur.”