Turhan EYÜBOĞLU Yazdı…
Düşünebiliyor musunuz İngilizler, Araplarla beraber olmuş seni arkandan vurmuşlar! Ermeni, Rus’la birleşmiş Doğu Anadolu’yu kana bulamış! Rum, Yunan’la; Yunan, İngiliz’le birleşmiş Batı Anadolu’yu ele geçirmiş! Fransız’lar Güneydoğu Anadolu’yu yol geçen hanı yapmış!Ülkenin mahvolmadık, yıkılmadık, yanmadık, kan dökülmedik, kül olmadık hiçbir yeri kalmamış! Üstelik ordun dağıtılmış, silahların toplatılmış! Elde ne İzmir, ne İstanbul kalmış! İstanbul’a bir İngiliz vali atanmış? Sen hala daha ne zırvalıyorsun, söyler misin? Tarihi çarpıtmaya senin o kuş beynin yeter mi?
Konuştuğunda mangalda kül bırakmıyorsun! Neymiş, bu millet bir gecede okumayı yazmayı bırakmışmış! Sen benden daha iyi biliyorsun Anadolu’nun yedi sekiz milyon nüfuslu en yoksul bölümünün, yüzde doksan yedisinin okuma yazma bilmediğini! Sen, saçmaladığın o zırvalara araştırmadan sahip çıkacak, aklını kiraya vermişleri ancak inandırırsın!
Onlar hala aklını kiraya vermeye devam ediyor. Ancak gelen gençliği onlar gibi sanıyorsan yanılıyorsun! Onların bilgiye ulaşması iki parmak hareketine bağlı olduğunu unutma!
İnanın onca kitabı ve makale okuduktan sonra Mustafa Kemal Atatürk’ün Anadolu’nun yorgun, yoksul, bitkin, yapılan onca harpte ezilmiş halkını nasıl kurtarmış ve bir araya toplayıp millet yapmış diye şaşıp kalıyorum!
“Yunan’ı nasıl denize döküp hizaya getirmiş! İngiliz’i yerleştiği İstanbul’dan nasıl çiviyi tahtadan söküp çıkarır gibi söküp atmış. Dünyanın süper güçleriyle aynı masaya nasıl eşit şartlarda oturmuş!” diye hala düşündükçe şaşıp kalıyorum!
Yıl 2021 olmuş; hala Nurcu, Menzilci ve bilmem neci tarikatların peşine çıkar uğruna bunca insan takılmışken, 1923 yıllında elifi görse mertek sanacak kadar alfabesiz olan, komşunun komşuyu boğazladığı iç savaşlardan, Anadolu’yu mezbahaya döndüren dış savaşlardan yeni çıkmış, yanmış yıkılmış Anadolu’nun halkından nasıl pırıl pırıl bir Cumhuriyet çıkarmış, inanın hala aklım almıyor!
Kurtuluş Savaşı’nı kazanmışken, gücü arkana almışken, ülkenin dört bir tarafında diktatörler varken, üstelik kendine halifelik teklif edilmişken hırsa ve güce kendini kaptırmadan “Tek güç, halkın oyudur!” deyip demokrasiyi istemesine, inanın hala aklım almıyor! Hele de şimdi bütün güçleri kendinde toplamak için çaba sarfeden idarecileri gördükçe onun o dönem yaptıklarını hala aklım almıyor!
Türkiye, 1923’te üç beyaza; una, beze, şekere muhtaçken, bir tane fabrikan yokken, mühendisin yokken, iş adamın yokken, tüccarın yokken, işçin yokken 1926-1946 arası yedi modelde toplam 212 uçak üretecek ve dünyaya satacak hale geleceksin! Dahası da Osmanlı’dan kalan borcu sonuna kadar ödeyeceksin; inanın hala aklım almıyor!
Yok olmanın kıyısından çıkıp var olmanın doruğuna nasıl tırmanılmış? Avrupa seni parçalamak için savaşırken onun saygınlığı nasıl kazanılmış? Hiçbir şeyimiz yokken neler yapılmış! Şimdi ise her şeyimiz olduğu halde neler yapamıyoruz! Bunları bilmeyip ne zırvalıyorsun, söyler misin?
O kuş beyninle bir de kalkmış Mustafa Kemal Atatürk’ü eleştiriyorsun. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetin ilanından sonra on beş yıl yaşadı. O on beş yıla sığdırdıklarına henüz dünyada yaklaşan bir ülke ve lider olmadı! Sen o kuş beyninle ne zırvalıyorsun?
Kaynak: İlhan Selçuk’un yazısından etkilenip gaza geldim.