Trabzon Barosu Laiklik İlkesinin Anayasada yer almasının 84. Yıldönümü nedeniyle bir açıklama yayınladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi :
”Laiklik İlkesi 5 Şubat 1937 tarihinde yapılan değişiklik ile 1924 Anayasasının 2.maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti Cumhuriyetçi, Halkçı, Devletçi, Laik ve İnkılapçıdır “ biçiminde girmiştir.
Daha sonra 1961 Anayasası’nda ve son olarak 1982 Anayasası’nda yerini almış ve “ Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzur, milli dayanışma ve adalet anlayışı için de, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” şeklinde Anayasa’nın ‘’değiştirilemez ve değiştirilmesi’’ teklif edilemez temel nitelikleri arasında sayılmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ nin hedefi çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmaktır. Bu hedefe ulaşmakta Cumhuriyetimizin niteliklerinden olan laiklik ilkesinin önemi ve etkisi çok büyüktür.
Laiklik ilkesi, din, vicdan ve ibadet hürriyetinin güvencesi olması yanında, aklın, bilimin, hukukun üstünlüğünün esas alındığı onurlu bir yaşam biçiminin de temelini oluşturur.
Demokrasinin, Temel İnsan Hak ve Özgürlüklerinin, öncelikle de Kadının İnsan Haklarının güvencesi olan laiklik ilkesi hiçbir şekilde zedelenmemelidir. Ancak son yıllarda eğitimden sağlığa, bilimden hukuka kadar birçok alanda laiklik İlkesinin zedelenmesine yol açan bir takım açıklama ve uygulamalarının artmasını endişeyle karşılamaktayız. Bu alanlarda laiklik ilkesinin göz ardı edilmesi, akıl ve bilimden uzaklaşılmasına neden olmakta ve bizi hızla çağdaş bir toplum olmaktan koparmaktadır. Devletimizin kurum ve kuruluşları laiklik ilkesine bağlı kalmalı, buna aykırılık teşkil edecek tutum ve söylemlerde bulunmamalı ve Anayasamıza uygun davranmalıdır.
Trabzon Barosu olarak; Demokrasinin, insan hak ve özgürlüklerinin, özellikle kadının insan hak ve özgürlüklerinin teminatı olan laiklik ilkesinin ve Cumhuriyetimizin niteliklerinin korunması ve uygulanması için, ülkemizin Laik bir Cumhuriyet olarak ilelebet yaşaması için mücadele edeceğimizi kamuoyuna bir kez daha saygılarımızla duyuruyoruz.”