Hakkında verilen hapis ve siyasi yasaktan sonra bir de ‘terör soruşturması’ açılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’de basın toplantısı düzenleyerek; hakkında ki iddialara belgeleri ile cevap verdi.
Hakkında verilen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasaktan sonra bir de ‘terör soruşturması’ açılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’de bulunan başkanlık binasında basın toplantısı düzenleyerek; hakkında ki iddialara belgeleri ile cevap verdi.
Kendisi hakkında ki iddialara önceki dönem İBB Başkanı Mevlüt Uysal ve seçim ertelemesinde ‘Kayyum’ olarak görev yapan İstanbul Valisi Ali Yerlikaya üzerinden belgeli örnekler veren İmamoğlu; halk tabiri ile adeta ‘açtı ağzını, yumdu gözünü‘. Zaman zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’li hükümet yetkililerine çok sert eleştirilerde bulunan İmamoğlu; olası bir görevden el çektirme kararı sonrası meydanlara ve sokaklara ineceğini ifade ederek, hükümete ‘Hodri Meydan’ çekti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu İBB’ye bağlı terör soruşturmasıyla ilgili konuştu. İmamoğlu AKP’li Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya döneminde terör kaydı olanların işe alındığını ifade ederek bu kişilerden adli sicil kaydının dahi alınmadığını belirtti.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu İBB’ye yönelik yürütülen “terör soruşturmasına” dair basın açıklaması yaptı.
İmamoğlu’nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“Biz asla ılık su demokratı olmadık, olmayacağız. Eğer ben gerekenleri yapmazsam milletimin yüzüne bakamam. Biz menfaat vaadiyle kötülüğün kanatlarına asla sığınmayacağız. Daha önce belirtmiştim. İstanbul’un iradesi dışında bir takvim üzerimizde uygulanıyor. Kaba bir zihniyet var karşımızda.
İçişleri Bakanı asla adil değildir. CHP’li belediyeler kadar AK Partili belediyelerde de soruşturma açtığını iddia etmişti. Terör soruşturması açtın mı açmadın mı diye sordum. Yanıt veremedi. Son basın toplantısında tek kelime dahi etmedi.
Yasa belediyelerde sakıncalı personelin işten çıkarılması yetkisini İçişleri Bakanı’na veriyor. Sayın bakan terörist tespiti yapmış ama 8 ay boyunca bu kişileri yetkisi olmasına rağmen işten çıkartmamıştır. Soylu terörist diye iddia ettiği kişileri işten çıkarmayarak görev suçu işlemiştir.
Yasayı bilen onay makamının İçişleri Bakanlığı olduğunu da bilir ama bundan da bihaberler. Hani yetkiniz yoktu bakan bey? Olmayan yetkinizi kullanıp nasıl oldu da 15 kişiyi işten çıkarttınız? Bakan bey bir toplantı daha yapmalı ve İBB’de bu yetkisini kullanmayıp görevi neden ihmal ettiğini açıklamalı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ
Bakanın görev ihmalini resmi bir belgeyle adım adım size aktararak kanıtlamış durumdayız. Takipçisi olup bunu burada bırakmayacağız. Hakkında suç duyurusunda bulunacağız.
AK Partili belediyelerde çalışan personeller kamudan men edildiyse bunun açıklamasını yapın. Pandoranın kutusunu siz açtınız sayın bakan. Açıkçası kabahat Soylu bakanın. Öfkeyle kalkan zararla oturur diye dile getirdim. Bizim açıklamamıza apar topar yanıt vermeye çalışan bakan yetinmedi, bir de üstüne tweet attı.
Belediyemiz, İSKİ ve İETT’de değerlendirme komisyonlarımız başından beri görevini yapmaktadır. Pes diyecektim ama artık demiyorum. İBB’de komisyon yoktu lafı tamamen yalan. Tümden tutarsızlıklarla dolu bir beyan. Açıkçası hangi partiye gönül verdiyse versin ben bütün hemşehrilerime böylesine bir makamı işgal eden bir kişinin çelişen ifadelerini sunmayı görev biliyorum. Yalan ifade dolu bir süreci bizle yüzleştiriyorum sayın bakan. Artık nefes nefese bu insanların yalanlarını dinlemekten utanç duyuyorum.
ARŞİV ARAŞTIRMASI YASAKLANMIŞTI
AYM, 28 Kasım 2019’dan yeni yasa çıkan 18 Nisan 2021’e kadar bakanın yapmadıkları dediği arşiv araştırmasını yasaklamıştı. Bizzat bakan imzalı yazılarla da kamuoyuna yansıdı. Belgeleri verdik, yayınlandı, herkes gördü. Bakanın tüm Türkiye’ye terörist gibi lanse ettiği isimlere bakalım. (İsimleri paylaştı) Adli sicil kamu seçeneğinden işe alınmışlar ve temizler.
Elinizi vicdanınıza koyun. AYM’nin arşiv araştırmasını yasakladığı dönemde sabıka kayıtlarını kamu seçeneğinden almış ve sicili temiz görünen bu insanları işe almışız. Belediyeler güvenlik ya da istihbarat kuruluşu değildir. Ben sadece adli sicilden görebilirim, başka bir yolum yok. Bir hata varsa sorumlu ben miyim yoksa bakan mı?
Arşiv araştırması konusunda çok enteresan şeyler yaşadık. Çarpıcı bir örnek daha. T.A. isimli çalışanımızın Mart 2022’de arşiv araştırması geldi ve terör iltisaklısı olduğu belirtiliyordu. İşten çıkardık. Suçu kesinleşmemiş kişiye suçlu denemez ama iktidara göre suçu kesinleşmese de suçlu. Acımasız tavırlar ve davranışlar var. Bu arkadaşımızın ısrarla hakkında suçlama olmadığını dile getirdi. Çok ısrar edince halkla ilişkiler bu işin üstüne gitti ve valiliğe tekrar sordular. İkinci yanıt geldi. Bu sefer ‘herhangi bir suç örgütü ile ilişiği bulunmuyor’ yazıyor. 8 ay önce terörist dediniz, 8 ay sonra ‘pardon terörist değil’ dediniz. İşe geri kalmadık. Bakan kalkar azılı terörist ilan eder.
ŞEHİT YAKINI İTFAİYE ERİ
Kamuoyounda şehit yakını itfaiye eri çok tartışıldı. Ailesi ‘Evladımızın hayati tehlikesi var’ diye ekibimizi aradılar. Bir müddet izin verdik. Muharrem Kılıç, sınavları geçerek itfaiye girmiş. Yine arşiv araştırması yapmanın yasak olduğu dönem. Adli sicili temiz çıkmış, üstelik de şehit kardeşi. Bu şehit yakını da terörist ilan edildi. Kendi akılsızlıklarını ifşa etmiş oldular. Bakanlığın üst kadrolarında liyakatıyla görev alan biri var mı? Bunu araştırmanızı istiyorum.
Bu insanların açıkları bitmiyor. Sürekli bir 505 personelin işe girişinde sorun olduğunu vurguladı. Sayı 484’e geriledi. Bu 21 kişiyi anlatıp milletimize izah edeceksin. Sonra hemen akşamına tweet atıyor. Sayıyı tekrar 505’e çıkarıyor. Şu paylaşımında sıra dışı bir şey var. Mevlüt Uysal ve Ali Yerlikaya temiz, İmamoğlu suçlu.
MEVLÜT UYSAL VE ALİ YERLİKAYA DÖNEMİ
Arşiv araştırmasının yasak olmadığı Mevlüt Uysal ve Ali Yerlikaya döneminde işe alınan 4116 kişiden 1800 kişiden arşiv araştırması istenmemesinin sebebini nereye koyacaksınız?
Mesela Uysal döneminde işe alınan kişilerin sabıka kayıtlarında silahlı terör örgütü üyeliği ve yöneticiliği yazan 2 kişi işe girmiş. Bana suçlusun diyor ama 6 terör iltisaklısını işe alan Yerlikaya suçsuz. Bütün bu uygulamalarda İmamoğlu suçlu ama bana suç olan uygulamalar bu ikisine serbest. İmtiyazlı gruplar oluştu da bizim haberimiz mi yok? Ben hiçbir zaman ılık su demokratı olmayacağım. Türkiye bu duruma tanık olacak.
Bu ülkede terör sorunu ben İBB Başkanı olunca mı başladı? 28 Eylül 2017-31 Aralık 2018 döneminde Mevlüt bey 30798 kişiyi işe alıyor, 5608 kişiden sabıka kaydı olmadan işi almışlar. 5870 kişinin de adli sicili kamu seçeneğinden değil, özel sicilinden alınmış. Bakan bey hülle m demiştin? İşe alınanlar arasında bombalı saldırı gerçekleştirenler dahil 5 terörist kaydı var. İşe alınanların 3’te 1’inden arşiv araştırması talep edilmemiş.
Sayın Bakan soruma net olarak yanıt ver. Bu ülkede terör ben İBB Başkanı olduktan sonra başlamadığına göre bu dönemlerde İBB’ye terörle iltisaklıların sızmasına neden izin verdiniz? İBB’yi neden mercek altına almadınız? Arşiv araştırmaları gelmesine rağmen kılınızı dahi neden kıpırdatmadınız? Alenen görevi ihmal suçunu nasıl işlersiniz?
Benim vicdanım ve ahlakım milyonlarda vatandaşıma terörist diye hitap edilmesini kaldırmıyor. Bu vicdansızlıktır, insanlarımıza zulümdür. Evrensel hukuku önemsemiyorsunuz ama siz Allah’ın elçisinin sözlerini bile önemsemiyorsunuz.
Şimdi gelelim FETÖ iltisaklısı olmasına rağmen ülkenin istihbarat ve güvenliğini emanet etiğimiz beyefendiye. İltisak kılıcı onları kesmiyor. Bakan yardımcısının kardeşinin terörden araması var. Bakan yardımcısı tweet atıp ‘Sen söyleyince baktım hakkında ihbar var’ diyor. Pes! Devletin güvenliğimizi emanet ettiğimi kişilerin durumuna çok üzülüyoruz. Yaptıkları milletin lehine mi yoksa birilerine çıkarına mı belli değil.
Bir de müfettişleri var bunların, Arif Yıldırım. Bu zatın geliş amacı belli, militan. Ben Beylikdüzü Başkanı değilken benden Beylikdüzü Belediye Başkanı diye ifademi isteyen kişi bu zat. Suç karşısında dahi birileri imtiyazlı, bizler gibi eşit vatandaşlarımız suçlu oluyor. Üstünlerin hukukunu tesis etmenize asla izin vermeyeceğiz.
“HSK BENİM İFADEMİ ALSIN DİYEN HAKİM”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, kendince daha akıllıca davranıyor, hiç sesini duymadık. İçişleri Bakanı o kadar yaygara kalmıyor ki diğerlerine fırsat kalmıyor. Onun da kabahatinin büyük olduğunu düşünüyorum. Bu ülkenin Adalet Bakanısınız. Bu ağır yükü, günahları nasıl taşıyacaksınız anlayamıyorum. İBB Başkanının siyasi yasak istenen davasına bakan hakim görevden alınıyor. Adalet Bakanından çıt çıkmıyor. Davama bakan ilk hakim tehdit edildiğini söylüyor, isim veriyor, kaçak binayı işaret ediyor, HSK benim ifademi alsın diye çığlık atıyor ama Bekir bey ölü taklidi yapıyor. Herkes şaşkın ama yine siz sessizsiniz. İmamoğlu’na ceza vermek için yarışan savcı ve hakim yasada olmayan maddeden ceza veriyor ama sizin bu konuda söyleyecek tek bir kelimeniz yok. Savcı yasada olmayan bir şey talep ediyor, sen buna da sessiz kalıyorsun. Bana siyasi yasak verileceğini önceden bilip AK Partili bakan ve yöneticilerle toplantıya katıldığını hala yalanlayamadın. Gece yastığa başını koyduğunda tüm bunların vicdanını rahatsız etmesini diliyorum.
Benim ümidim yok açıkçası. Umarım yanıltırsınız bizi. Çünkü HSK bu tip önemli vakalarda kendiliğinden harekete geçen bir kurumdur ama 7 aydır çıt çıkmadı.
Bu beceriksizler büyük bir kaos yarattı. Bu kaotik ortamı lütfen sonlandırın. Milletin tadının kaçmasını engelleyin. İçinde vatan ve millet sevgisi olan bir devlet yöneticisi bunlara müsaade etmez. 2 bin yıllık Türk devlet geleneğinde her şey kayıtlıdır. Bunu yargıyı tehdit ediyor diye istismar edenler var. Bu tehdit değil, iyi niyetli uyarıdır.
İddia edildiği gibi cumhurbaşkanı ve ortağı pasta keserek İstanbul’un iradesiyle oynamaya karar verdiyse gök kubbeyi başınıza yıkarız. Yasada olmayan şekilde siyasi yasak istenen davamda hukuksuz uygulamalara son verilmezse gök kubbeyi başınıza yıkarız.
Size milletimiz adına ‘Hadi ordan’ diyoruz. Eğer tarihi bir hata yaparak beni ve yöneticilerimizi suçlamaya çalışırsanız İstanbulluların kul hakkına çökmeye çalışırsanız karşınızda milyonlarca insanın vicdanının sesini göreceksiniz. Kaybettiler yine kaybedecekler. Gök kubbenin başınıza nasıl büyük bir gürültüyle çökeceğini merak ediyorsanız az kaldı seçim gecesi bu değerli ittifak size gösterecek.”