Montrö bildirisi sonrası gözaltına alınan 10 emekli amiralin durumları hakkında bilgi veren Celal Ülgen “Söyledikleri şey şu: ‘Biz bu bildirinin metnini okuduk, imzalar mısınız diye sordular, biz de bir sakınca görmedik ve imzaladık. Metni yazan, edit eden, redakte edenler değiliz. WhatsApp grubunda metni paylaşan değiliz, basına veren değiliz’ Bu 10 kişi ne bir araya geldi, ne metni hazırladı, ne de metni basına verdi. Ortada metni hazırlayan beyin yok. Metni hazırlayan tek kişi, o da İYİ Parti kurucusu Ergun Mengi” dedi.
Halk TV’de Şirin Payzın’ın Kadri Gürsel ve Emin Çapa ile birlikte hazırladığı ‘Sözüm Var’ programında konuşan Ülgen, bildiriyi imzalayan 103 emekli amiral arasından gözaltına alınan 10 kişinin bildirinin hazırlayıcısı olmadığını söylerken, “Savcılık soruşturma başlatıp 10 kişiyi gözaltına alın, evini arayın, bilgisayarlarını alın gelin diyorsa, bu 10 kişinin mutlaka bu metni yazmış olması veya hazırlığını bir araya gelerek yapmış olması lazım. Bu 10 kişi ne bir araya geldi, ne metni hazırladı, ne de metni basına verdi” ifadesini kullandı.
Metni hazırlayanın tek kişi olduğunu, o kişinin de İYİ Partili Ergun Mengi olduğunu söyleyen Ülgen, “Önce WhatsApp grubunda metni redakte ederek, ‘ekleyecekleriniz varsa ekleyin, çıkartacağınız yer varsa çıkartın, öyle imzalayın’ diyorlar. Bu bittikten sonra, metin tam haline geldikten sonra, şu an gözaltına alınanlar biz imzalarız diyorlar. Metinde bir suç unsuru olsa, ben on defa okudum, bir suç yok. Neresinden çıkaracaklar suçu onu bilmiyorum. Montrö konusunda bir açıklamayı kim yapacaktı? Turşucu Hurşit mi yapacaktı, pazarcılar derneği mi yapacaktı? Açıklamayı emekli amiraller yapar, bunlar sivil hayattalar” açıklamasında bulundu.
Öte yandan Mengi’nin, İYİ Parti yönetimindeki görevinden geçen aylarda istifa ettiği belirtildi.
Ülgen, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘imzacı emekli amirallerin apoletlerinin sökülmesi’ çağrısını eleştirirken, “FETÖ’cü generallerin apoletlerini söktüler mi? FETÖ’cülerin apoletlerini sökemeyenler yurtsever amirallerin apoletlerini mi sökecekler?” dedi.
Ülgen’in açıklamaları şöyle:
“Siyasi iktidar köpürtecek bir neden buldu. Bunu olabildiğince köpürterek Türkiye’nin gerçek gündeminden, Türkiye’deki sorunların gerçek ekseninden uzaklaşıp, sanki bir darbe senaryosu varmış gibi sorunlarımızı ertelemek istiyor.
Amiraller ne istiyordu? Amiraller neden bildiri yayınladılar? Bildiri iki eksen üzerinde kurulmuştu. Birincisi Montrö sözleşmesinin TBMM Başkanı tarafından Cumhurbaşkanı’nın tek taraflı feshedebileceğinin karşısında bir görüş. İkinci olarak TSK’nın rütbeli bir subayının bir tekkede sarıklı fotoğrafları olması ve TSK’nın resmi aracı ile gitmiş olması…
Yarım saat önce değerli avukat arkadaşım Şule Nazlı Erol amirallerin yanından çıktı ve bana ilk bilgileri verdi. Kamuoyunda bu 10 kişi ve 4 de ifadeye çağırılan kişi bu işin beyin takımıymış, bunlar bu işi yazmışlar dağıtmışlar da 103 amiral de altını imzalamış gibi bir algı yaratıldı. Amiraller şunu söylüyor. Bizim gözaltına alınma sebebimiz şu. Kamuoyu önünde bizim önde olmamız. Biz bu bildirinin metnini okuduk. Arkadaşlarımız imzalar mısınız diye sordu. Biz de metinde hiçbir şekilde sakınca görmedik ve imzaladık. Metni yazan, düzenleyenler değiliz. Whatsapp grubunda metni paylaşan değiliz. Bu metni basına veren değiliz. O 10 kişi ne bir araya geldi, ne de metin yazdı. Ne de basına verdi. Metni yazan tek kişi. O da İYİ Parti kurucusu Ergun Mengi. Bu kadar.
Bazı şeyler yargı kararı ile olur. Bazı işler idari işlemle olur. Korumalarının çekilmesi idari işlemde olur. Ama apoletlerini sökmeye kalkınca Balyoz mahkemesi bile apoletlerini sökemedi. O bir mahkeme kararı ile olur. Anayasa Mahkemesi kapatılsın der gibi, bu örneği göstermemdeki neden bu. Onun demesi ile olmaz. Şu ana katar FETÖ’cü subayların apoletlerini söktüler mi? FETÖ’cü subayların apoletlerini sökemeyenler bu yurtsever amirallerin apoletlerini mi sökmeye kalkacaklar? Bildiriye imza atanlar arasında MHP yandaşları da var.
Metinden darbe çağrısı çıkartılacağını düşünmeleri mümkün değil bir defa. Tamamen saf ve iyi niyetli duygularla yazılmış. Gece niye 01.30’da yayınlanmış? Gece diye bir şey yok. Bu metin sabah 10.30 gibi bitmiş. Sabahleyin basına verilecek. Ama kim verdiyse gece yarısı Veryansın TV diye bir internet sitesine vermiş. Bunların yayınlandığından haberi de yok, medya da bu şekilde verildiğinden de haberleri yok. Bir sızma mı var, bir kumpas mı var önümüzdeki günlerde amirallerle yüz yüze görüşebilme olanağını yakalandığımda ayrıntılarına ineceğiz.