TRabzonspor olağan mali genel kurulu 30 Haziran 2021
perşembe günü yapıldı. Ben de TRabzonsporun eski bir
futbolcusu ve bugünkü takipçisi olarak genel kurulu izledim.
Ortahisar belediye başkanı Sayın A. Metin GENÇ divan başkanı olarak önce Gn.Md. Sinan ZENGİN’e söz verdi. Sinan ZENGİN muhteşem bir sunumla, salondaki tüm delegelerin kafasının içine,
adeta bir projektör tutarak delegeleri bilgilendirdi(!) Bu kadar olur.
Sn. GENÇ daha sonra delegelere söz hakkı verdi ve delegeler de genel kurula düşüncelerini ve tavsiyelerini aktardı.
Bu bölümde kadim dostum, Ankara’dan arkadaşım sevgili Hasan Fehmi BAYRAKTAR kulübün 1 milyar 192 milyon borcu olduğunu ve batık bir kurum olarak bu şekilde yaşamını idame ettiremeyeceğini söyleyerek, alt yapıya neden önem verilmiyor eleştirisinde bulundu. Ve haklı olarak; geçen sezon ara transferde sorumsuzca harcanan 150 milyonluk liralık transferlerin hesabını sordu. Yani Hasan Fehmi dostum Sn.AĞAOĞLU’ndan bir nevi ”kaza kırım raporu” istedi.
MENEJER VE İMZA PARALARI.
Sn. Başkan yaptığı işlerin doğruluğu ve transferlerin kulübe getirilerinin altını kalın çizgilerle belirleyerek oyuncu imza paralarını da açıkladı. Ama bu imza paralarının her yıl ödeneceğini söylemedi.
Yani bir nevi şark kurnazlığı yaparak maliyeti düşük göstermeye çalıştı. Halbuki; insanlar karşısındaki kişileri en az kendi kadar zeki görürse, hata payı da azalır. Yoksa kendi aklı sorgulamaya açılır.
Gelin ben size işin doğrusunu yazayım da, işin ne olduğunu hep birlikte görelim.
GERVİNHO: yaş 34…2 yıllık sözleşme..yıllık1.5 milyon euro garanti ücret..650 bin euro her yıl imza parası…çarpı 2 yıl = 4 milyon 3 yüz bin euro…toplam maliyet.
KOİTA: yaş 30…3 yıllık sözleşme toplamı 4.350 milyon euro garanti ücret…artı 333 bin euro her yıl imza parası…çarpı 3 yıl = 5 milyon 350 bin euro…toplam maliyet.
.
BRUNO PEREZ: yaş 31…3 yıllık sözleşme…yıllık 1 milyon 200 bin euro garanti ücret…500 bin euro her yıl imza parası…çarpı 3 yıl = 5 milyon 100 bin euro…toplam maliyet.
.
HAMSİK: yaş 33…2 yıllık sözleşme…yıllık1 milyon 500 bin euro garanti ücret…700 bin euro her yıl imza parası…çarpı 2 yıl = 4 milyon 400 bin euro…toplam maliyet
.
Yani dört oyuncunun kulübe maliyeti 19 milyon euro’dur. Bunu gönderilen oyuncuların parasına(5 milyon euro) eşdeğer tutmak insanları saf.! yerine koymaktır. Kaldı ki, bunun bir de %7 menajerlik ücreti var. Sn. AĞAOĞLU kendinden önceki yönetimlerin menajerlere 120 milyon lira ödediğini söyleyerek feveran ediyordu. Fakat kendisi bugün menajerlere bu ödemeleri yapmakta belli ki;
bir beis görmüyor. Acaba kendi ne kadar ödedi, ödeyecek.?
Kısaca; bu dört oyuncunun kulübe maliyeti, menajer ödemeleri ile 20 milyon euro üzerindedir, Türk Lirası olarak da 208 milyon Türk Lirasıdır. Hem de yaş ortalaması 32 olan bu oyuncuları bıraktığınızda bu paraların KDV’sini bile alamayacağınız halde. Yazık.!
TRABZONSPOR’A YAZIK OLUYOR.
Her yıl periyodik olarak artan borç ve milyar liraların konuşulduğu kongreler. Fakat sorsan; kulübü bu borç batağına sürükleyenlerin hepsi de çok başarılı(!)
Merak ediyorum; iş insanı Sayın AĞAOĞLU TRabzonspor adına yaptığı bu çok riskli, günü kurtarmak adına yapılan harcamaları acaba kendi işinde yapabilir mi.???
Bu hovarda zihniyetle bugünü kurtarırsın, fakat yarının olmaz.
Bu gidişatın bir çöküş ile sonuçlanması kaçınılmazdır.
TRabzonspor’a,”Yeni TRabzonspor” adı yakışmaz, kabul edemeyiz.
TRabzonspor’un geleceğini inşa için mi geldiniz.?
TRabzonspor’un geleceğini imha için mi.? Anlayamadım.!
NOT: oyuncuların bu ücretleri garanti para anlaşmalardır.
Yani 1 temmuz itibarıyla kahvehaneler açılıyor. Adamlar gidip dört kişi kahvede okey oynasalar da bu paraları ödemek zorundasınız.(Daniel STURRİDGE örneği halen hafızalarda taze ve canlı, kaleci ESTEBAN’a ödenen 700 bin euro) Bu tür örnekler saymakla bitmiyor. Astronomik rakamlara alınan oyuncuları bedavaya bırak, giderken de parasını öde.!
Veri gut, veri gut(!)
AHMET AĞAOĞLU’NDAN DELEGELERE…
Kongrede söz alan delegeler eleştiri ve tavsiyelerini belirttikten sonra Sn. Başkan AĞAOĞLU eleştirileri yanıtladı.
-Öncelikle, kendinden önce kulübün ekonomik
ve yönetim açısından ne kadar zor durumda olduğunu söyledi.
Ve akabinde de, camiayı reform yaparak ayağa kaldırdığını açıkladı.
-Ama pandemi döneminde oyunculara milyon eurolar dağıtırken, gariban emekçi personelin bir yıllık sigorta primini yatırmadı.
-2019-2020 sezonunda ikinci olan TRabzonspor Avrupa kupalarına katılamama sorumlusu olarak da, Sn. Muharrem USTA ve yönetimini işaret etti. Evet hatanın büyük bölümü
Sn. USTA’nın idi de, kendi bu konuda tamamen masum mu.!
-Sakatlandığında evine ziyarete gittiği, yanlarında masa varken, sini’de birlikte yemek yediği, A. Kadir ÖMÜR için Manchester City 23 milyon euro verdiğini, ama satmayarak hata yaptığını söyledi. Peki bugün bu paranın ne kadarını alma şansın var.?
Bu mu yönetim ve yönetme aklı.??
-Ortahisar Belediye Başkanı Sayın A. Metin GENÇ, Eskişehirsporla olan anlaşmazlık konusunda çok net ve çok sert mesajlar verdi.
Aslında GENÇ, salonda hepimizin ortak düşüncesini seslendirdi.
Arapların meşhur bir sözü vardır.
Derler ki,
”Men Dakka Dukka… Yani çalarsan kapımı, çalarım kapını.”
Şike olayına hiç girmeyeceğim.
Zira, o konu ana başlık altında yazılacak çok uzun bir konudur.
Ama Eskişehirspor önce aynaya bakmalı…
Bakalım, TRabzonspor’dan talepte bulunacak yüzü
kendinde göre biliyor mu.!?
-Sayın AĞAOĞLU da, bu konuda haklı ve net bir tavır ortaya koydu.
Kendisini tebrik ediyorum. Fakat kendini olayın akışına öyle kaptırdı ki. Bu konuda baskı gördüğünü, kendisini arayan önemli kişiler olduğunu, ama kim ararsa arasın düşüncelerinin net olduğunu söyleyerek, isterlerse beni görevden alsınlar, geri adım atmam dedi. Sayın Başkan bunları söylerken aslında kendi ayağına ateş ediyor ve konuşmanın coşkusuyla farkına da varamıyor. Oysa bu söylem, seçilerek göreve gelen bir kişinin söyleyeceği sözler değil.
-Sayın Başkan, Sayın AĞAOĞLU; (Ahmet’cim deyince kızıyor) seçilerek göreve gelen kişiler görevden alınmazlar, istifa ederler. Atanarak göreve gelen kişiler görevden alınırlar. Yoksa; bu göreve geliş şeklinizin bir ifşası mıydı.!?
Yani ”malumun ilamı mıydı.!” Ne dersiniz.?
-Sonunda bir olağan genel kurul daha yapıldı, bütçe onaylandı ve ibra edildi. Her şey yönetime göre tozpembe, bizlere göre ise çok karanlık.
Sayın Başkan her şeyi ”öyle güzel, öyle güzel” anlatıyor ki.!
Maalesef; bizler bugünkü durumu onun kadar güzel anlatamıyoruz.
Galiba eksiklik bizde…
KISSADAN HİSSE.
İki eski arkadaş yıllar sonra karşılaşmış. Hal hatır sorduktan sonra biri diğerine, “Senin cin gibi bir kızın vardı, ne oldu, okudu mu, şimdi ne yapıyor?” demiş.
Adam hemen anlatmaya başlamış; “Yok” demiş, “Okumadı ama, bir şirkette küçük bir işe girdi. Şefi hemen değerini kavradı, maaşını artırdı. Sonra patronunun da gözüne girmeyi başardı, öyle ki patron onu kendi bölümüne aldı; çalışmasından o kadar memnun kaldı ki, maaşını daha da artırdı, hatta araba aldı. Sonra patronunun bir arkadaşı, başka bir şirket sahibi, benim kızı kendi firmasına transfer etti, daha yüksek maaşla üstelik. Ev de aldı. Sonra daha fazla yorulsun istemedi, artık işleri evden yürütüyor benim kız.”
Sonra dönüp aynı soruyu o diğerine sormuş:
“Eee, senin kızın ne yapıyor?”
Adamcağız da şaşkınlık içinde, “Benim kızım da kötü yola düştü, ama ben senin kadar güzel anlatamıyorum” diye cevap vermiş.
SONUÇ.
Efsane hoca, merhum Özkan SÜMER derdi ki;
TRabzonsporu yaşamayanlar, TRabzonsporu yaşatamazlar.
Ziya bey sahası ve müzesini bilmeyenler, Yavuz Selim sahasının çamurunu yutmayanlar, Hüseyin Avni AKER’de duvarın üstünden maç seyretmeyen ve toprak halini bilmeyenler TRabzonsporu nereden bilecek.
Futboldan ”bihaber” insanlar kulübü yöneteceğiz diyerek,
kulübü yap boz tahtasına çevirdiler. Ve borcu da 1 milyar 200 milyon liraya çıkardılar. Borçlanma halen emekli yabancı oyuncu transferleriyle tam gaz devam ediyor. Borçlar nasıl mı ödenecek.?
Onu kimse bilmiyor.
Bu arada;
bankalardan alınan faizli kredi ödemeleri iki yıl ertelendi.
Şimdi istediğiniz gibi, kafanıza göre harcayın paraları.
Ha… İki yıl sonrası ne olacak diye de sakın düşünmeyin.
Nasılsa bu borçları siz ödemeyeceksiniz.
Zaten bu kafalarla iki yıl sonra elimizde bir TRabzonspor kalır mı.?
O da meçhul.
Kısaca;
Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenirse, diğerleri de yanlış gider. TRabzonspor bu düşünceyle bir başarı kovalaması doğru değildir.
Zira borçlanarak başarı kovalamak riskli bir kumar oynamaya benzer.
Kazansanız bile, bu bir ”PİRUS ZAFER” olacaktır.!!
Bundan dolayıdır ki;
”Umutlarımız hiç tükenmeden önce kendimizle hesaplaşacağız,
sonra insanlara anlatacağız, üreterek yaşamanın başarının anahtarı olduğunu.”
Saygılarımla…