İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, balıkçıların sorunlarına değindi. Örs, “Balıkçılığımız vurgun yedi.” dedi.
Ekmeğini balıktan kazanan vatandaşların birçok sorunu ve şikayetleri olduğunu belirten Örs, yaptığı açıklamada bu sorunları yakından takip ettiklerini belirterek şu ifadelere verdi:
“Balıkçılıkta salgının olumsuz etkileri daha çok küçük ölçekli balıkçılık sektöründe yaşanıyor. Bilindiği üzere, yapılan gözlem ve denetimler sonucunda hamside yasal avlanabilir boy uzunluğunun altında olan balık sayısının arttığının tespit edilmesi, hamsilerin et verimliliğinin düşük olması, bunun yanında çevresel ve iklimsel faktörlerin hamsi kalitesini olumsuz etkilemesi nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan açıklama ile 8 Ocak saat 00.01’den 18 Ocak saat 00.01’e kadar 10 gün süreyle avcılık faaliyetlerinin kısmi olarak durdurulması kararı alınmıştı.
İşin uzmanlarınca, hamsi sayısının ve kalitesinin arttırılması adına alınan bu kararı önemsiyorum. Ancak ekmeğini denizden kazanan balıkçılarımızın sorunlarına ilişkin de bir takım düzenlemeler yapılmalı ve sektör çalışanları desteklenmelidir. Balıkçı vatandaşlarımız bizlere ulaşıp yaşadıkları mağduriyetleri dile getiriyorlar. Ekonomik olarak büyük sorunlar yaşıyorlar. Teknede çalışan işçiler evine ekmek götüremiyor. Kredi taksitlerini, faturalarını ödeyemiyorlar. Tekne sahipleri işçilerin maaş, sigorta ve vergi ödemelerini yapamaz duruma gelmişler. Çünkü iş yok, gelir yok. Devlet bu soruna acilen el atmalıdır. Balıkçılarımızın sorunu çözüme kavuşturulmalıdır. Pandemi döneminde yapılan desteklemelerden balıkçılarımız da faydalandırılmalıdır.”
Balıkçılık yaparak geçimini sağlayan vatandaşların ekonomik olarak zor günler yaşadığını söyleyen Örs, “Bölgemizin en önemli geçim kaynaklarından biri de balıkçılıktır. Bu manada balıkçı tekneleri bölgemizin yüzen fabrikalarıdır. Bir teknede 20-40, bazen daha fazla kişi istihdam ediliyor. Ancak yaşanan durum sonrası bölgemizdeki balıkçılık yapan vatandaşlarımız teknelerini bağlamak zorunda kalmıştır. Denize açılamayan tekneler var. Bunlarda çalışanlar var, onların aileleri var. Pandemi öncesinde zaten zor durumda olan balıkçılarımız salgın sürecinde ekonomik olarak tabiri caizse vurgun yemiş, tekneler alabora olmuştur. Karadeniz’e kıyısı olan ülkelere bakarsak balık boyu limiti en yüksek bizim ülkemizdir.
Hamsimiz hep olsun, tükenmesin. Sayısı da kalitesi de verimi de artsın. Bunun için ne gerekiyorsa yapılsın. Ancak darda olan balıkçılarımız unutulmasın. Balıkçılarımız diğer ülkelerin ülkemizde uygulanan balık boy limitinin altında balık avlanmasına müsaade edildiğini, bu sebeple de bir çok mağduriyet yaşandığını söylüyorlar. Balıkçılarımız ayrıcalık yapıldığını söylüyorlar. Eşit ve hakkaniyetli avcılığın yapılmasını talep ediyorlar. Ayrıca denetlemelerde sahil güvenlik ile sorun yaşadıklarını belirten balıkçılarımız sorunlarının çözülmesini; devletine bağlı vatandaşlar olarak devletle ve devletin güçleriyle karşı karşıya kalmak istemediklerini, çalışmak, kazanmak ve devlete vergilerini ödemek istediklerini belirtiyorlar.” dedi.
Açıklamasının son bölümünde Denizcilik Bakanlığı’nın kurularak yeni planlamalar yapılması gerektiğini vurgulayan İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, “Balıkçılarımız binbir türlü sıkıntı içerisinde teknelerini ve çalışanlarını ayakta tutmaya çalışıyor. Stokları koruyacaksak hep beraber koruyalım. Başka bir devlete elimizde ki ekmeği kaptırmayalım. Her yıl hamsinin boyu küçülüyor. Bunun nedeni olarak Gürcistan ve Abazya bölgesinde yapılan avcılık gösterilmektedir.
Bir an önce Karadeniz’de kıyısı olan ülkeler ile bir araya gelinerek ortak bir uygulama sağlanmalıdır. Balıkçılarımıza ve denizlerimize Tarım ve Orman Bakanlığı bakıyor. İvedilikle Denizcilik Bakanlığı kurulmalı ve işin ehli olanlarla bu vatandaşlarımızın mağduriyeti giderilmelidir. Deniz ekosistemlerinin geleceğini ve insan refahını güvence altına alan politikalara öncelik verilmeli, yeni planlamalar yapılmalı ve balık stoklarının canlanması için çalışmalar hızlandırılmalıdır. Her türlü yasa dışı, kayıt dışı ve kural dışı faaliyetlerin engellenmesi için gerekli tedbirler arttırılmalı, avlanmada ülkeler arası farklılıklar ortadan kaldırılmalıdır. Balıkçılarımız çalışmak ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak istiyor. Bu sese kulak verilmelidir.” ifadelerini kullandı.