ÖZEL HABER
Ziraat Mühendisleri Odası tarafından Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 14.02.2020 tarih ve 459, 460, 461, 462 ve 564 sayılı kararlarıyla onaylanan, 1., 2., 3., 4. ve 5. Planlama Alt Bölgesi 1/25.000 Ölçekli Nazım İmar Planının öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve takiben iptaline karar verilmesi talebi ile dava açtı.
Trabzon’da tarım arazilerinin imara açıldığı planlamaya karşı çıkan Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası önce itiraz etti, itirazları Büyükşehir Belediye Meclisi’nde kabul görmeyince Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkezi, neredeyse Trabzon’un yüzde 80 tarım arazisini imara açan planlamaya dava açıtı.
viratrabzon’un konu hakkında sorularını yanıtlayan Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Remzi Baki Suiçmez, “Bir önceki planda açılmış davaların kararlarına uyulması koşuluyla yeni planın gündeme getirilmesi gerekliydi. Maalesef Trabzon Büyükşehir Belediyesi yeni imar planı düzenlemesiyle açılmış davaların kadük olması çabası içinde ve dolayısıyla hukuk kurallarına uygun değil. Yeni imar planında mevcut anayasaya, toprak koruma kanununa bir çok kanuna aykırı… Dağınık yerleşim, köy yerleşim alanı mantığıyla bütün Karadeniz’i, Trabzon dahil olmak üzere her tarafı tarım dışı arazi konumuna çıkartıyor bu plan. Çaylıklar ve fındıklar imara açık hale gelecek. Biz de yargıya başvurduk. Bu imar planına da dayanak oluşturan Toprak Koruma Kanunu’na eklenen geçici 6. madde vardı. Orada da köy alanlarına olumsuz düzenlemeler vardı. Onu da Danıştay’da yargıya götürdük. Tabi ki kentler yerleşmeli, planlı büyümeli ama bunlar tarım alanlarını yok edecek, belli kişilere rant sağlayacak şekilde yapılan plan değişiklikleri olmamalı, bunların bilime ve toplum yararına uygun olmadığını düşünüyoruz” dedi.
MİLLİ TARIM BÖYLE Mİ OLUR?
Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan, “Biz kırsal-yerleşik alanların ilgili kurumlarla birlikte yeniden belirlenmesi ve belediyenin imar planı plan notlarına koyulmasını talep ettik. ‘Mühendisler olarak kırsal-yerleşik alanları yeniden belirleyelim. Sanayi alanlarımız, turizm, tarım alanlarımız belli olsun, konut alanlarımız belli olsun. Bunlar münferit getirildiği zaman kişiye münhasır oluyor. Şahıslara bir korumacılık olabiliyor. Yeni planda sahilden 10 km içerisi bu plan içerisinde. ‘Böyle bir planlama olamaz, gelin bunları yeniden planlayalım’ dedik. Bize cevap bile vermediler. İtiraz ettik, dikkate alınmadık. En son mahkemeye vermek durumunda kaldık. Ülkemizde seller, heyelanlar, can ve mal kayıpları yaşanıyor. Biz doğayı tahrip ediyoruz. Bu tür imara açmalarla doğayı da tahrip ediyoruz. Her seferinde milli tarım diyorlar, bunların milli tarımı buysa vay halimize… Lafta milli tarım olmaz, gereğini yapmalıyız. Bu planla Trabzon’un verimli, stratejik öneme sahip tarım alanları imara açık hale getiriliyor. Hangi Trabzonlu, hangi vatanını seven insan mutlu olabilir. Ben mutlu olmuyorum. Her tarafta bir talan var, canı sıkılan tarım arazilerine dalıyor, Bu imar uygulaması ile nasıl bir ihtiyaç giderildi ve nasıl bir kamu yararı gözetildi, yetkililerden açıklama bekliyoruz. ” ifadelerine yer verdi.