Gel aşı gel
Sanırım korona virüs aşısı kendiliğinden gelecek de önünde engeller var.
Bu millet asildir.
Bu millet büyüktür.
Bu millet hoşgörülüdür.
Bu millet mağrurdur.
Bu millet haddini bilir.
Bu millet “İnsan sevgisini sermaye yapmıştır.”
Bu nedenle başta siyasi irade olmak kaydı ile varsa bu tür engelleri kaldırmaya gayret etmelidir.
Şayet bu engelleri ortadan kaldırmaya çalışmıyorsa o zaman “Gölge etme başka ihsan istemez.”
Ortada birçok dedikodu dolaşıyor.
Dolayısıyla, günlük yazı yazdığımdan ötürü de birçok sorunun muhatabı oluyorum.
Basit bir örnek: 65+ olanların durumu ne olacak?
50 milyon aşı gelecekti ne oldu?
Gelen 3 milyon aşının yarısının vurulduğunu varsayalım. Diğer yarısı neden bekletiliyor?
Yoksa kalan 1.5 milyon aşı da ilk vurulanlar için mi ayrıldı?
Şayet söylenildiği gibi 28 gün sonra ikinci aşı gelecekse neden bekletiliyorlar?
Bundan şunu mu anlamalıyız: 28 gün içinde yeni aşı gelmeyecek demektir.
Bunca dedikodu,
Bunca yalan niye?
Bu millet, yöneticilerine olan güvensizliği neden artırıyorsunuz?
Aşı olunması için devlet, bunu teşvik edin diyor.
Ama aşı olmak için de yok deniliyor.
Acaba devletin şahsında siyasi irade aşı olmamayı mı teşvik ediyor?
Her millet kendi vatandaşını korumak için adeta çırpınıyor.
Kanım odur ki biz umursamaz davranıyoruz.
Konuşmalara da bakarsanız bir uçuyoruz da ne tarafa.
Dün tepe yaparken, bugün tabana doğru mu uçuyoruz?
Dostlar ölüm kolay değildir.
Ölmekten bahsetmiyorum.
Öleceksek ecelimizin geldiğinde, başka aracı olmadan ölmeyi kim tercih etmez.
Ama bugün hangi noktada olduğumuzu bilmiyoruz.
