Fenerbahçe’nin dini var mı?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ne biçim soru diye hemen söylenmeyin.  Ayasofya’nın İmamına cevap vereceğim; Yeni Anayasa için istekte bulunup; “devletin dini İslam olsun” dedi ya…

Bak güzel kardeşim; din, insanlara gönderilmiştir. Hatta her insan için de bağlayıcı değildir. Mesela bebekler için, deliler için hiçbir sorumluluk yoktur.

Din akıllılar içindir.

İmamın kendisi de çok iyi bilir, her ayet insana hitap eder:

Ey Peygamber…

Ey inananlar…

Ey insanlar…

Ey Ademoğulları…

Ey kafirler…

Ey cahiller…

İlk ayette “yaratan rabbinin adıyla oku” der, insanoğluna.

Sadece Kuran ve İslam değil, bütün dinler ve kutsal kitaplar İNSANOĞLUNA HİTAP EDER…

Fenerbahçe başlığından yola çıkmıştık, oradan devam edelim. Bu güzide kulübümüzün tüzüğü başta olmak üzere hiçbir resmi belgesinde DİNİ İNANCI belirtilmemiştir. Dolaysıyla Fenerbahçe dinsizdir!

Diğer kulüplerimiz de dinsizdir.

Sadece spor kulüpleri değil, bütün kurumlar dinsizdir.

Örneğin; viratrabzon.com sitesinin dini bir inancı yoktur, çünkü insan değildir.

Arçelik, Kızılay, İş Bankası, KTÜ, Halk TV, Sabancı Holding, Adliye, Valilik, Bakanlık vs vs…

Hiçbir kurumun dini yoktur, ibadet de etmezler.

Kurumlar ölümsüz olduğundan öbür dünyanın sorgu-sual işlerinden de muaftır. Sadece çalışanları amellerine göre yargılanır, hepsi o kadar.

İmam Efendi bunları çok iyi bilir de söyleyip-anlatmak işine gelmez!

Buraya kadar tamamsa, bundan sonra da anlaşacağız demektir.

Devletin dini olamaz. Çünkü devlet kurumdur.

Devleti var eden; toprağı, bayrağı, anayasası, sınırları, başkenti ve binalarıdır.  Bu mekanizmayı idare eden fani insanlardır. Ve bu insanlar inançlarının gereği bir dine inanırlar ya da inanmazlar.

Tarihte bildiğimiz öyle vakalar var ki; bir gecede din değiştirip devleti ve toplumu yeni kurallarla yönetmeye kalkışan krallar olmuştur. Böyle bir olay karşısında koskoca devlet “dinimi asla değiştirmem” demez, diyemez. Çünkü devlet soyut bir örgütlenmedir. Her şey yöneticinin iki dudağı arasındadır. Devleti devlet yapan içindeki insandır; dolaysıyla din, devleti değil insanı bağlar.

Bu aşamada din devleti kavramı nereden çıkmıştır, niye “din devleti” istiyorlar sorusu akla gelir.

Cevabı basit; ÇÜNKÜ KOLAY YÖNETMEK İÇİN!..

İnsanları yönetebilmenin en kolay ve basit yolu; dini argümanlardır.

Kimse “dini kurallara açıkça itiraz edemeyeceğine göre” istediğiniz biçimde yönetme rahatlığı sağlar. Öte yandan itiraz edecekleri DİNSİZ ilan edip ötekileştirmek, şeytanlaştırmak ve hatta kafasını keserek muhalifleri yok etmek, kalanlara da gözdağı vermek pek mümkündür.

Zaten din devletinde yöneticiler “tanrı adına” karar verdiğinden bırakın eleştirmeyi, en hafifinden itirazı bile “dine küfür” sayarlar. Küffarın cezası ise ölümdür!

Ortaçağ’da yaşanmış bir dönemi geri getirmeye çalışmanın adına onun için GERİCİLİK diyoruz.

Gericilerin en büyük silahı; dindir. İnsanın da en duyarlı yanı dini inancıdır; bir müslüman için Allah-Kuran-Peygamber deyince akan sular durur. İkisi bir araya gelince devleti “din adına yönetmek” kolay olur.

Bir de mollalardan “ruhban sınıfı” oluşturdun mu, babanın çiftliği gibi idare edersin memleketi!..

LAİK REJİMLER bu akıl dışı cendereyi kırar. Onun için yobazlar “laik” sözcüğünü duyduklarında kırmızı görmüş boğaya dönüşürler.

Dolaysıyla nerede bir laiklik karşıtı varsa; ya bilgisizdir ya da kötü niyetlidir!

Şunu da hatırlatmakta yarar var; din ile yönetilip mutlu olan hiçbir toplum yoktur.

Fenerbahçe’den Trabzonspor’a geçerek bitirelim…

TS’nin tüzüğünde “resmi din” yazmasını kim ister ki!

Müslüman’ından Hıristiyan’ına; Yahudi’sinden Putperest’ine kimler oynamadı ki… Hatta ateisti bile olabilir aralarında, bilmiyoruz…

Bilmek de istemeyiz doğrusu. Bizi şampiyon yapsınlar yeter.

Yoksa dini bütün takkeli, şalvarlı, namazında, niyazında yağız delikanlılar var Trabzon’da!.. Kurarız onlardan bir takım; alın size Müslüman Trabzonspor!..

Trabzonluya ve Trabzonsporluya bunu kabul ettirebilir misiniz?

Hiç sanmam; aklı başında hiç kimse kabul etmez bunu.

Peki… Fenerbahçe ve Trabzonspor için kabul edilemeyecek akıl dışı bir durumu, koskoca TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ için kimler ve neden öneriyor? Tabi ki de Ortaçağ mantığı ile milleti ‘din torbasına’ doldurup kolayca yönetmek isteyenler.

Yıllardır saltanat ve halifelik isteyen bu dincilerin temel derdi, vatandaşı kul yerine koyup herkesin biat edeceği, etmeyenin kafasının kesileceği “şeriatla yönetilen” sözde İSLAM DEVLETİ kurmaktır.

Onlar için demokrasi “bir araç” olduğundan, istediklerini ele geçirdiklerinde “oyun” biter!

Şöyle bir bakın şeriatla yönetilen ülkelere ve tarihlerine; iktidar koltuğuna oturan bir daha kalkıyor mu? Babadan oğula, saray ve saltanat rejimlerinde halka yapılan zulümler hiç eksik olmuş mu?

Sözümüzü Hz. Ali’yle bitirelim. Halife Ali’ye sormuşlar “devletin dini olur mu?” diye. Ali’nin verdiği cevap ibretlik; DEVLETİN DİNİ ADALETTİR, ADALETİ OLMAYAN DEVLET DİNSİZDİR!..

Ey vatandaş; dinci propagandayla kutsal inancımızın saray sofralarına “meze” yapılmasına izin verme!

Unutma…

Halk için CUMHURİYET ve DEMOKRASİ, hava ve su gibi aziz; ekmek ve tuz kadar elzemdir.

Fenerbahçe’nin dini var mı?

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Vira Trabzon ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!